Ekrem İmamoğlu’nun Diploma Krizi Mahkeme Yolunda: Cumhurbaşkanlığı Adaylığını Belirleyecek Süreç

Diploma Krizi Siyasetin Gündeminde

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, bir anda bir diploma krizinin merkezinde buldu kendini. Mart 2025’te İstanbul Üniversitesi Yönetim Kurulu, İmamoğlu’nun yıllarca taşıdığı lisans diplomasını ‘yok hükmünde’ ve ‘açık hatalı’ diyerek iptal etti. Bu karar, hem siyaset hem de kamuoyunda büyük yankı yarattı. Hele ki İmamoğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığı resmiyet kazanmaya başlamışken, iş tamamen farklı bir boyuta taşındı.

İptal kararı tek başına İmamoğlu’nun adaylığını tehlikeye atmadı; aynı zamanda siyasi kariyerini de tehdit eder hale geldi. Sorunun kaynağı olarak üniversite dönemi yatay geçiş işlemleri ve o yılların öğrenci kabul kontenjanları gösteriliyor. İstanbul Üniversitesi, 1988-1990 dönemine dair tüm yatay geçiş listelerini, taban puanlarını ve müfredatlarını dosya dosya mahkemeye göndermek zorunda.

Mahkemede Emsal Olacak Bir Süreç

İstanbul İdare Mahkemesi, bu süreçte sadece üniversite verilerine bakmakla kalmadı; işin içinde Yükseköğretim Kurumu (YÖK), Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) ve Dışişleri Bakanlığı da yer aldı. Mahkeme, herkesin bu olayla ilgili elindeki belgeleri ortaya koymasını istedi. En ilginç istek ise İşletme Fakültesi Yönetim Kurulu’ndan yeni bir karar: Üniversitenin diploma iptalinde usulsüz davranıp davranmadığına dair net bir açıklama talep ediliyor.

Hukuki süreç beklenildiği gibi hızla ilerlemiyor. Mahkemenin talep ettiği 23 adet dosyanın tamamlanması gerekiyor. Bunlar arasında yalnızca İmamoğlu’nun üniversite yıllarına ilişkin kayıtlar değil, kararın gerekçesinin neden hazırlandığı, sürecin hangi adımlarla işlendiği de var. Mahkeme, bütün bu belgeler toplanıp incelenmeden, İmamoğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığına devam edip edemeyeceğine karar vermeyecek.

Diploma iptalinin hemen sonrasında yaşananlar da başlı başına tartışmalı bir tablo ortaya çıkarıyor. İmamoğlu, diplomasını kaybettikten yalnızca bir gün sonra gözaltına alındı. Ardından da 23 Mart 2025’te 'yolsuzluk' soruşturması kapsamında tutuklandı. Soruşturmanın ne kadarının diploma tartışmasıyla bağlantılı olduğu ise halen belirsizliğini koruyor. Tüm gözler, şimdi mahkemenin toplanacak belgeler ışığında vereceği kararda.