Hikmet Çetin'den Siyasetin Nabzını Tutan Cezaevi Ziyaretleri
2 Temmuz 2025’te siyasi kulisleri hareketlendiren bir gelişme yaşandı. Türkiye’nin köklü siyasetçilerinden ve eski CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin, İstanbul Silivri Cezaevi ve Edirne Cezaevi’ne giderek bir dizi önemli ismi ziyaret etti. Her iki cezaevinde de isim isim yaptığı görüşmeler sosyal medyada gündeme oturdu.
Çetin’in ilk durağı İstanbul’daki Silivri Cezaevi oldu. Burada bir süre önce tutuklanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile görüştü. Aynı cezaevinde gazeteci Fatih Altaylı, şehir plancısı Tayfun Kahraman ve Beşiktaş Belediye Başkan Yardımcısı Ali Rıza Yılmaz’ı da ziyaret etti. Siyasi davalar ve tutuklu yargılamaların tartışıldığı bu dönemde, Çetin’in temasları özellikle muhalefet çevresinde geniş yankı buldu.
Hikmet Çetin’in ikinci durağı ise Edirne Cezaevi’ydi. Burada eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve Diyarbakır eski Büyükşehir Belediye Başkanı Selçuk Mızraklı ile bir araya geldi. Demirtaş, uzun süredir cezaevinde olan ve zaman zaman yaptığı mesajlarla gündemi belirleyen bir isim. Çetin, bu görüşmeleri de sosyal medya hesabında fotoğraflar eşliğinde paylaştı. Ama ziyaretlerin içeriğine dair hiçbir ayrıntı verilmedi; sadece görüşmelerin gerçekleştiği duyuruldu.

Siyasette Cezaevlerinin Rolü ve Toplumsal Etkisi
Türkiye’de son yıllarda hem muhalif siyasetçiler, hem de gazeteciler için mahkeme salonları ve cezaevleri adeta ana sahneye dönüştü. Özellikle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu gibi siyasi kariyerinin zirvesinde isimlerin tutukluluğu, toplumda ciddi tartışmalara yol açarken; Selahattin Demirtaş’ın cezaevinden gönderdiği mesajlar hem siyasetin hem de uluslararası kamuoyunun dikkatinde kalıyor.
Çetin’in ziyareti, sembolik değeri açısından da dikkat çekiyor. Geçmişte TBMM Başkanlığı ve Dışişleri Bakanlığı yapmış birinin, farklı siyasi görüşlerden isimleri cezaevinde ziyaret etmesi, siyasi tansiyonun yüksek olduğu bir zamanda diyalog ve toplumsal uzlaşı çağrısını hatırlatıyor. Paylaşımlarda sadece ‘selam veriyor’ gözükse de, ziyaretlerin arka planında cezaevindeki siyasi tutukluluklar ve demokrasi tartışmaları yatıyor.
Ziyaret edilen isimler arasında yer alan Fatih Altaylı gibi gazeteciler ve Tayfun Kahraman gibi belediyecilikten gelen uzmanlar da, farklı alanlarda toplumsal muhalefetin simgesi olarak öne çıkmış durumda. Çetin’in listesindeki çeşitlilik ise, tek bir siyasi çizgiyle sınırlı kalmadığını, toplumun farklı kesimleriyle kurulan temasların ön planda tutulduğunu gösteriyor.
Ziyaretlerin ne konuşulduğu, ilerleyen günlerde gündeme yeni soru işaretleri getirecek gibi görünüyor. Ancak net olan bir şey var; siyasette cezaevleri, artık sadece dört duvar arasında değil, ülke gündeminin tam ortasında yer alıyor.